Kriz sürüyor: Keşmir’de başladı, Hindistan’a yayılacak!

Hindistan’da Narendra Modi’nin liderliğini yaptığı Hindu milliyetçisi hükümetin aldığı Keşmir kararı ülke içinde ve dünyada tepkiler ile karşılanmaya devam ediyor.

Karar ile Keşmir, sadece özerkliğinden olmakla kalmadı Hindistan’ın bir eyaleti vasfını da kaybederek sadece merkezi hükümet tarafından yönetilen bir ‘birlik bölgesi’ seviyesine düşürüldü.

Hindistan hükümeti kara öncesinde bölgeye 35 bin asker sevk etmişti. Kararın resmileşmesinin ardından bölgeye 8 bin birlik daha gönderildi. 

Tüm bunların yanında Cammu Keşmir’de halkın iletişim yolları kısıtlanıyor. Telefon ve internet erişimi kısıtlanan Keşmir’de gazeteler basılmıyor. Bölgenin parti liderleri, sendikacıları ve tanınmış isimlerinin çoğu gözaltında. 

Hindistan’da iktidarda olan Bharatiya Janata partisi, uzun zamandan beri 370 numaralı maddeyi kaldırmak istiyordu. İktidar partisi ve kitle örgütleri 370. maddeyi Hindistan’ın ilk başbakanı Cevahirlal Nehru’nun bir hatası olarak görüyor.

Ancak 1947 yılında bölgedeki prenslik halinde olan devletler, Pakistan ve Hindistan arasında tercih yapma ya da bağımsız kalma hakkına sahiplerdi. Çoğunluğunun Müslüman olduğu Cammu Keşmir’in başındaki Hindu hükümdar tarafsız olmayı tercih ettiyse de Ekim 1947’de Pakistan kuvvetleri ve aşiretleri tarafından tehdit edilince, Keşmir’in hükümdarı Hari Singh, Hindistan’a katılım için anlaşma yaptı.

Yapılan pakt Cammu Keşmir’in yalnızca savunma, dış ilişkiler ve haberleşme konusunda Hindistan’a yetki verdiğini belirtirken, Hint anayasasına bağlanmadığının özellikle altını çizmekteydi. Cammu Keşmir’in Hindistan anayasasına bağlayan tek nokta ise 370. madde idi. Hindistan merkezi hükümeti bu maddenin her bakımdan kalıcı olacağını 2016 yılında özellikle belirtiyordu.

Bu madde bugün, halkın ve Cammu Keşmir’deki siyasilerin fikri sorulmadan, istişare yapılmaksızın, rıza alınmaksızın iptal edildi..

Merkezi hükümet, söz konusu maddenin sağladığı ‘özel statü’yü Keşmir halkının sıkıntılarının kaynağı olduğunu ileri sürdü. Gerçekte ise, mevcut Hint anayasasında başka eyaletlere de verilen özel statüler mevcut. Siyasi dolandırıcılık ve anayasanın ihlal edilmesiyle ortaya çıkan bu durum, Keşmir halkı için 1953, yılından bu yana yaşadıkları insan hakları ihlalleri ve ihanetlerin sonuncusu. Hindistan’ın uluslararası arenada özerklik ve özel statü kavramlarını boşaltarak yaptıklarını örttüğü demokratik kılıf artık yırtıldı. Artık tüm baskı gözler önünde. 

Pek çok fikir adamı Hint vatandaşlarına uyarıda bulundu ve Hindistan Komünist Partisi üyesi Kavita Krishnan, “Bu harekete sevinen Hint vatandaşlarının düşünmesi gereken, Hindistan’ın demokratik anayasasını çöpe atıp İsrail’in azınlıklara muamelesini örnek alan, bölgeyi tek bir Hindu milletine dönüştürmek yolunda adımlar atan bir hükümete sahip olduğudur. Şuanda Keşmir’de yaşanan totaliterlik yakında tüm Hindistan’a yayılacak” dedi.