Uzun süredir kanserin tedavisine yönelik çare arayan araştırmacılar , kanserli hücrelerin zayıf noktası olan “tümör belirteçleri” ni ortaya çıkaracak bir yöntem buldu. Çeşitli kimyasallar ile bu belirteçlere sinyal yollayarak bağışık sistemimizin bu hücrelerle savaşacaklarını söyleyen bilim adamları , her insana ayrı aşı yaparak kanseri ortadan kaldırabileceklerini belirtiyor. İki yıl içinde testlerine başlanacak olan bu yöntem için şimdiden birçok başvuru yapıldı.
İnsanın en büyük destekçisinin bağışıklık sistemi olduğunu söyleyen araştırmacılar kanseri , kemoterapiden ziyade doğal yöntemlerle yenebileceğimizi vurguluyor. Şu ana kadar yapılan bazı bağışıklık sistemi yöntemleri sayesinde birçok kanser hastası tamamen iyileşti. Yöntemlerin asıl amacı bağışıklık sistemini uyararak kanserli hücrelerle savaşmasını sağlamak.
Neden halen bir kanser aşısı yok?
Uzmanlar bu soruya şöyle yanıt veriyor: “Şu ana kadar üretilen aşılar direk olarak kanserli hücrelerle savaşması için kodlanmıştı ve hepsi başarısız oldu çünkü kanser hücreleri birbirinin aynısı değil. Fakat artık İmmunoterapi ( bağışıklık sistemi ) odaklı çalışarak , kanserli hücrelerle savaşması için vücudumuzun kendi bağışıklık sistemini kullanmayı hedefliyoruz. Böylelikle bağışıklık sisteminin yönetimini kontrol altına almış olacağız. Yüksek oranda mutasyona uğrayıp bozulmuş olan hücreleri kendi vücudumuzun savaşçıları yok edecek.”
Kanser , bir hücrenin yapısının bozularak kontrolsüz büyümesi sonucu tıpkı bir ağaç kökü gibi büyüyerek vücuda yayılması sonucu kişinin hayatını sonlandırıyor. Bilim insanları , mutasyona uğrayan hücrelerdeki bazı amino asitleri ortaya çıkararak bağışıklık sistemini uyarmayı düşünüyor.
Hastalığın sonu geliyor mu?
Kanserle mücadelede yeni bir yöntem olarak uygulanmaya başlacanak olan bu sisteme bazı uzmanlar çok pahalıya mal olacağı gerekçesiyle pek sıcak bakmıyor.Kanser Araştırmaları Enstitüsü’nde görevli uzman doktor Marco Gerlinger , “Devamlı mutasyona uğrayan hücreler yapıtaşlarını kaybedebilir. Bu hücreler sürekli gelişiyor , aynı zamanda değişiyor. Bu yüzden bu hücrelerin kontrolüde bir o kadar güç olur” diyor. Londra Üniversitesinde görev yapan Charles Swanton, ” Sevindirici gelişmelere tanık oluyoruz. Bundan sonra tedavi sıralamalarına karar verip her bir hücredeki tümör antijenlerini hedef gösterebiliriz” diyor.
Diğer uzmanlar ise bu tedavinin her bir hastaya ayrı olarak uygulanmasının yüksek bütçeye mal olacağını ve zor olacağını belirtiyor.