Akapunktur gebelik şansını arttırıyor
Obezite tedavisinde kullanılan akapunktur, kilo vermeyi sağladığından gebelik şansını artırıyor. Kilonun doğurganlık üzerinde olumsuz etkileri vardır. ancak kilo verme ile doğurganlık şansı artmaktadır ve akapunktur kilo verme işlemi için kullanılırken ayrıca doğurganlığı da artırıyor. Annelik deneyimi, kendini hazır hisseden birçok kadının yaşamak istediği, arzuladığı bir duygudur. Bazen anneliğe hazırlıksız yakalanarak bazen de planlayarak erişilen annelik deneyimi, her halükârda kadınları büyük sevince boğmaktadır. Ancak ne yazık ki bazı anne adayları ne kadar planlarsa planlasın hamileliğe erişememekte, kadınların üreme organlarındaki bazı sorunlar bu durumdaki anne adaylarının gebeliğini engellemektedir. Gebelik oluşması amacıyla planlı olarak yaşanan bir yıllık gibi bir süreçten sonra hâlâ gebelik oluşmamışsa anne adaylarımız hemen doktor kapısını aşındırmaya başlamaktadır. Hatta bazen bir yıl bekleme sabrını gösteremeyen anne adayları, birkaç aylık deneme sonucunda gebelik yaşanmamışsa kısırlık olması ihtimali ile hekime başvurmaktadır. Hekimler genel olarak, bir yıl kadar süren planlı bir denemeden sonra kısırlık için tetkikler yapılmasını doğru bulmaktadır. Tetkikler ilk olarak anne adayı üzerinde daha sonra da baba adayı üzerinde yapılmaktadır ve konulan tanıya göre de tedaviye başlanmaktadır. Yumurta üretiminden kaynaklanan bozukluklar basit ultrason filmleri ile tespit edilmektedir. Ancak kanallardaki sorunların tespiti ultrason gibi basit röntgen filmleri ile sağlanamamaktadır ve maalesef ki bu tespit için alternatif de yoktur. Gebeliğin oluşumunu engelleyen bir diğer şey de kilodur ve akapunktur kilo vermenin yanında üreme hormonlarını da düzenliyor. Böylece akapunktur ile gebelik şansı artırılmaktadır.
Kısırlıkta gebelik daha önce hiç oluşmamış olabilir ya da daha öncesinde gebelik oluşmuşsa da sonraki süreçlerde etken sebeplere bağlı olarak gebelik oluşmayabilir. Kısırlıkta erkeklere bağlı olan sebepler %25-40, kadınlara bağlı olan sebepler %40-55, her ikisine de bağlı olan sebepler %10-15, açıklanamayan sebeplere ise %10-15 oranındadır. Bu yüzdelere bakarak, kısırlıkta kadın ve erkeğin eşit oranda rol aldığı söylenebilir. Kadınlarda birçok faktör gebeliğin oluşmasını engelleyebilmektedir. Yumurtlama sorunu, tüplerde tıkanıklık, yumurta rezervi ve kalitesinde düşüklük, kiloya bağlı olarak yaşanan üreme bozukluğu gibi birçok faktör sıralanabilmektedir. Kadınlarda kısırlığa sebep olan faktörlerin başında yumurtlama (ovulasyon) bozuklukları gelmektedir. Doğurganlık sorunu olmayan kadınlarda her ay düzenli olarak bir yumurta üretilir. Yumurtlama bozukluğu olan kadınlarda ise ya düzenli olarak her zaman yumurta üretilmez, ya yumurta hiç üretilmez, ya da üretilse bile doğru biçimde üretilmez. İkinci önemli bir sebep de kanal tıkanıklığıdır. Yumurtalık kanalları, üretilen yumurtayı vakumlayarak içine almakta, daha sonra rahim yatağından gelen spermle yumurtayı birleşmesini sağlamaktadır. İşte bu kanallarda yapışıklık, tıkanıklık ya da iyi çalışmama sonucu döllenme olmamakta, bu da kısırlığa sebep olmaktadır. Aşırı kilo kanallarda tıkanıklık ve yapışıklığa neden olabilmekte bu da gebeliği engelleyebilmektedir. Akapunktur ile yumurtanın doğal gelişimi sağlanabilmektedir. Böylece yumurta dengeli olarak uyarılmakta ve yumurta kalitesi artırılmaktadır. Tedavi sırasında kaygı ve stres gibi faktörler en aza indirgenmekte, rahimdeki kasılmaların önüne geçilip bebeğin tutunması sağlanmakta ve akapunktur ile gebelik şansı artırılmaktadır.
Sadece gebe kalma aşamasında değil sonrasında da olumlu birçok etkisi olan akapunktur ile atılan en önemli adım stresin ortadan kaldırılması gösteriliyor. Ortada geçerli hiçbir sorun yokken hamileliğin olmamasını strese bağlayan uzmanlar, bu stresi ortadan kaldıran akapunktur tedavisi ile gebeliğin oluşumu kolaylaşıyor. Gebelik sonrasındaki bulantıları da önlüyor ve süt üretiminde de artışa neden oluyor. Akapunktur ile gebelik şansı artırılmaktadır ve gebelik sonrasında da olumlu birçok faktörden anne ve bebek faydalanmaktadır.